“ Anlamsız sözlerle beni oyalamayı bırakın ve ölün, ya da savaş birliğime katılın ve yaşayın. Kararınızı hızlı verin. Fethedeceğim bir düzlem var. ”
– Zariel’den Dis’deki elçilere
Zariel, Dokuz Cehennem’in (Nine Hells) baş iblisi ve Avernus’un hükümdarı. Bir zamanlar kadın bir melek olan Zariel, Avernus’un işgali için Hellriders birliğinin öncüsü olarak, Avernus’a Ride adlı bir sefer düzenledi. İşler istendiği gibi gitmedi. Önceki yazımda da bahsettiğim Jander’in de bulunduğu Hellriders, Avernus’un kötülüğüne karşı gelemedi. Çoğu asker cehennem diyebileceğimiz Avernus’da katledildi, oradan kaçabilen şanslı kişiler ise Avernus’a geldikleri portalı mühürlediler. Zariel, cehennemden kaçamadı ve orada tutsak kaldı. Böylece bozulmanın tohumları atılmış oldu.
Kişilik
Zariel, insanların mücadele becerileri ve bu becerileri kullanmaya istekli olmaları için onları yargıladı ve bu konuda mücadele etti. Gayretlerini ve azimlerini ödüllendirdi ve artık birçoğunu harabe olmuş yapılar içinde bıraktı. Aynı zamanda, kendisini özverili ve yetenekli savaşçılar olarak kanıtlayan kişilere, tez bir şekilde ölümlülerle pazarlık yapmak için elçiler gönderdi. Zariel ile yapılan anlaşmalar ve pazarlıklar sonsuzluk içeriyor ve asla bozulamazdı. Sonucunda Zariel’in ölümlü hizmetkarlarının yaşamdaki becerilerini geliştirmeleri için sağladığı özgürlük, sadık ve tehlikeli hizmetkarlar olmalarını sağladı.
Savaş Taktiği
Agresif ve başarılı bir müzakereci olmasına rağmen, Zariel’in en büyük yetenekleri savaş taktikleridir. Savaş alanını kullanma biçimi ve askerlerine sağladığı çılgınca taktiklerini, genellikle kişisel olarak şeytani ordularıyla birlikte yönetti.
Baş İblisin Kalesi
Zariel, Avernus’ta bulunan, şeytanlar tarafından savunulan büyük bir kalede yaşıyor. Kale bazalttan(volkanik kayalara verilen ad) yapıldı ve 13 kilometrekarelik, 5 mil karelik bir alana yayılmıştır. Zariel’i memnun etmeyenler kalenin dış duvarlarına zincirlendiler, acılarını haykıranların sesleri ise neredeyse 1 mil (1,6 km) uzaktan duyuluyor.
Faaliyetleri

Zariel, tüm Avernus’un katmanlarına erişebilir. Katmanı kimin geçebileceği konusunda ise tam bir yetkisi vardır. Ayrıca kişisel olarak Avernus’taki tüm askeri faaliyetleri de yönetti. Katmanı istila eden şeytani ordulara karşı öfkeli bir saldırı seferi yürüttü ve onları neredeyse tamamen uzaklaştırmayı başardı.
Zariel Tarikatı
Zariel Tarikatı, savaşta zafer bulma arzusu çeken, ancak gerekli deneyime sahip olmayanları kendisine çekti. Tarikat, yeni rahip yardımcılarına askeri eğitim verdi. Yeni rahip yardımcılarının çoğu, savaşçı loncaları ve paralı askerler gibi dövüş organizasyonlarında karşılaşarak deneyim sağladılar. Zariel’in tarikat üyeleri çoğu zaman cambionlar(yarı şeytanlar) ile savaşa giriyordu. Zariel Avernus’da hapisken, tarikatı önemli ölçüde azaldı ve takipçileri dağıldı.
Önemli Kişilerle İlişkileri
Zariel, rütbe indirgeme döneminde Tiamat’ın insafına kaldığı için ona sinirlendi. Ejderha Kraliçesi’ne gücü yetmediği için, onun yerine evindeki düzleminden Tiamat’ı, Avernus’taki hapishanesinden kurtarmak isteyen ölümlüleri bulmak için yeteneklerini kullandı. Onun kibri, diğer Lordların politik entrikalarıyla beraber, onu Cehennemde siyasi bir parya yaptı. Bir kaç tiefling Zariel’in kanını taşır. Tipik mücadelelerde ortalama olarak daha güçlüler, saldırganlık ve savaşla ilgili ise birkaç doğuştan gelen sihirli yeteneklere sahipler.
Geçmişi


Zariel’in düşüşünden önce, bir melekken…

…ve meleğin düşüşü.
Zariel başlangıçta, Avernus’taki Kan Savaşı’nın(Blood War on Avernus) ilerlemesini izlemekle görevli olan, Celestia’da bulunan tez canlı bir melekti. Düzlemin görüntülerine sürekli maruz kalması, onu savaşa takıntılı hale getirdi ve içinde savaş için artan bir coşku yavaşça gelişti. En sonunda içindeki coşkuya yenik düşerek, Celestia’nın ev sahiplerinin düzenlediği bir saldırının, Kan Savaşının her iki tarafını da tek bir darbeyle yok edeceğine ve bu çoklu evreni şeytanlardan arındırabileceğine inanmasına neden oldu. Üstlerinin savaşa katılmayı reddetmelerinden rahatsız olan Zariel, tek başına hareket etmeye karar verdi ve bir dizi ölümlü müttefiki ile beraber Avernus’a doğru sefere çıktı. Zariel’in kibri, kendisine güvenen tüm ölümlülerle birlikte kendisini de bitirmesine yol açtı. Savaş kaybedildi. Yenilginin ardından, Dokuz Cehennemin Yüce Efendisi olan Asmodeus’a götürülen Zariel, Avernus’un şampiyonu ve Baş Düşesi olarak, Asmodeus tarafından rütbelendirildi. Ardından, Avernus’u isyancı meleklere karşı intikam peşinde koşan düşmanlardan korumakla görevlendirildi. Zariel daha sonra Cehennem Hesaplaşması(Reckoning of Hell) olarak bilinen isyanda Asmodeus’a karşı durdu. Çatışmanın ardından, Avernus Baş Düşesi olarak görevini sürdürdü, ancak daha sonra Karanlık Sekiz(Dark Eight) katmanının ordusunu kontrol etmek için Asmodeus tarafından terfi ettirildi.
Çukur Şeytanı
Darbe yapmak ve Zariel’i devirmek için çukur şehtanı(pit fiend) Bel, Lord of the First’ün kuklası olarak bu amaçta kullanıldı. Zariel’i boş bir ruh kabuğuna düşürmeyi uman Bel, yeteneklerini geliştirmek ve güçlerini toparlamak adına, Zariel’in Bronz Kalesi’nde(Bronze Citadel) bir hapishanede kilitli kalmasını sağladı. Abishai hizmetkarları sürekli olarak Zariel’e işkence ettiler, sürekli olarak efendilerini beslemek için Zariel’den et parçaları götürüyorlardı.
Avernus Lordu
Bel’in rütbesi düşürüldükten sonra Zairle, Avernus’un Lordu olarak ilan edildi. Bel, Zariel’in danışmanı olarak görev almak zorunda kaldı. Baş teğmenlerinden biri olarak kaldı ve Bel, dikkatsiz taktiklerini bir hatayla sonuçlanmasını bekledi, böylece unvanını geri alabilirdi. Zariel, Baş Düşes olarak görevine başladıktan kısa bir süre sonra DR 15. yüzyılının sonlarında Zariel, Severin Silrajin’in(Severin Silrajin) Tiamat’ı, Toril‘e çağırmaya teşebbüsü sırasında Thay’ın Kırmızı Büyücüleri(Red Wizards of Thay) ile müttefik oldu. Zariel, ölümlü ajanlar göndererek ve şeytan çağırma ritüellerini kolaylaştırarak onun çabalarına yardım etti. Ancak Zariel’in çabalarına Tiamat’ı Avernus’ta tutmak isteyen Bel ve müttefikleri karşı çıktılar.
Avernus’un Değişimi
Zariel’in yönetimi altında, Avernus bir çorak araziye çevrildi. Burada bir zamanlar önemli ticaret faaliyetleri gösteren şehirler vardı fakat bu sayede artık onların sadece kalıntıları kaldı. Yalnızca aktif alanlar, çoğunlukla Styx Nehri kıyıları veya Dis’e açılan portallar etrafında inşa edilmiş savunma kaleleriydi.
“Düşmüş meleğe acımayın. Düşmüş melekler düşüşten sağ kalırlar. Peki Zariel kaç tane ruhu kendisiyle beraber aşağıya çekti? ”– Mordenkainen
Waterdeep’in İşgali
Kurucuların Günü’nde, (Founders’ Day) 15. Yüzyılın sonlarında Zariel, Waterdeep‘in Triumph Alanı’nın (Field of Triumph) üstünde belirdi. Buna karşılık, bir sürü şeytan çağırdı ve onlara şehirde kaos yaymalarını emretti. Waterdeep kısaca Kan Savaşında bir savaş alanı oldu, çünkü iblisler(demon), ani bir şekilde beliren şeytanların(devil) varlığından etkilendiler. Zariel, güçlü maceracıların bu acımasız istilaya karşı çıkmak amaçlı görüneceğini ve onları hizmetine çekebileceğini veya şantaj yapabileceğini umuyordu. Blackstaff Vajra Safahr tarafından şehre düzen vermek için komuta edilen bir grup maceracı, Zariel’i yenip Dokuz Cehenneme geri göndermeyi başardı.
Söylentiler ve Efsaneler

Zariel, gerçek olaylara dayandığı iddia edilen, aasimar ozan Anodius tarafından yazılmış bir tiyatro oyunu olan Asmodeus’un Davası’nda kaleme alındı. Oyuna göre Asmodeus’un suçlarından dolayı adalet önüne çıkarmak için, Celestia melekleri tarafından düzenlenen Primus mahkemesinde uzun süren bir duruşma sırasında melek Zariel, duyulmasını istediği gibi bu olayı protesto etti. Bu kargaşa savaşa döndü, Asmodeus olayları seyretti ve gülümsedi.
Efsaneler, Zariel’in tüm Avernus katmanları üzerinde çevresel bir kontrol önlemi aldığını da belirtti. Bu kontrol önlemlerinin etkisi, görünüşteki hareketli yaratıklara hücum eden, sürekli patlayan rastgele ateş topları olarak kendini gösterdiği olarak düşünülüyor.
Maceralar
- The Rise of Tiamat (sadece adı geçiyor)
- Baldur’s Gate: Descent into Avernus